YUMURTALIK KİSTLERİ
Yumurtalık (over) Nedir? Yumurtlama (ovulasyon) Nedir?
Yumurtalıklar,
leğen kemiği boşluğunda bulunan (pelvis) ana rahmine (uterus) tüpler (tuba)
vasıtasıyla bağlanan kadın üreme organıdır. Sağlıklı kadınlarda her ayın
belirli dönemlerinde yumurtalıklardan ''yumurta'' atılması olur.Bu olaya
ovulasyon (yumurtlama) denir. Kadında ovulasyon genellikle adet dönemlerinin
ortasına rastlayan 11-16. günler arasında olur. Eğer bu yumurtalar spermle karşılaşır ve döllenme
olursa gebelik meydana gelir. Spermle karşılaşmaz ise bazı hormonların
etkisiyle adet dediğimiz menstrüasyon kanamasıyla vücuttan dışarı atılır.
Yumurtalık
kistleri sık rastlanan bir durumdur. Yumurtalık kistleri ağrı veya karında
dolgunluk hissine ya da şişkinliğe neden olabildiği gibi bazen hiçbir şikayet
görülmez ve muayene esnasında tesadüfen saptanır. Bu kistlerin çoğu
fonksiyoneldir veya benign (iyi huylu)
kitlelerdir. Nadiren yumurtalık kisti malign karakter gösterir (kötü huylu).
Yumurtalık
kistleri hangi şikayetlere yol açar?
Yumurtalık
kisti olan çoğu kadında hiçbir şikayet yoktur. Çoğu rutin jinekolojik muayene sırasında ultrason
ile veya başka nedenlerle çekilen batın
görüntüleme yöntemlerinde tesadüfen saptanır. Şikayet olarak ise en sık:
• Pelvik ağrı:
Kistin olduğu tarafta, künt veya keskin, aralıklı veya bazı aktiviteler
sırasında olabilir.
• Cisel ilşki
esnasında ağrı
• Şişkinlik
• Adet
düzensizlikleri
• Dolgunluk
hissi
• Sık idrara
çıkma
• Bazı
aktivitelerle artan ağrı: İlişki sırasında, barsak hareketleri ile
• Memede ağrı
• Mesaneye bası
hissi, sık idrara çıkma
• Kabızlık
Yumurtalık
kistlerini 2 ana gruba ayırırız:
1-Fonksiyonel
yumurtalık kistleri
• En sık
görülen yumurtalık kistleridir.Sıklıkla iyi huylu ve kendiliğinden geçen kistlerdir.
Yumurtlamaya hazırlanan yumurta, ‘folikül’ adı verilen bir kesenin içindedir.
Bazen folikül gelişir ama içindeki yumurtayı salmaz, yani yumurtlama olmaz.
Bunun yerine büyüyerek kiste dönüşür. Buna ‘folikül kisti’ denir.
• Yumurtlama
sonrası gebelik olursa, o yumurtanın salındığı folikül aylarca kist olarak o
yumurtada kalabilir. Buna da ‘korpus luteum kisti’ adı verilir.
2-Patolojik
yumurtalık kistleri
Bu grubun da çoğu benigndir.
• Dermoid kistler: Teratom’ adı da verilen bu yumurtalık kistleri 20-30’lu yaşlarda genç kadınlarda sık görülen iyi huylu kistlerdir.En dikkat çeken ilginç yanı diş, saç, kıl veya yağ dokusu gibi değişik dokuları içerebilmeleridir. Dermoid kistler doğuştan olabilir ve üreme çağında büyüyebilir.Pelvik ağrı, karın şişliği, gerginlik, torsiyon, enfeksiyon ve nadirde olsa kanser geliştirme(%1,4-2 ) potansiyeli vardır. Dermoid kistlerin patlama riski septik bir tablo oluşturabileceğinden boyutuna bağlı olarak operasyonla çıkartılmaları gerekebilir.
• Kistadenom: Bu kistler yumurtalık dış yüzeyi kaynaklı olup çok büyük boyutlara kadar büyüyebilir. Sıklıkla benign karekterde kistlerdir.
• Kanser: Yumurtalık kistlerinde kötü huylu kanser olma oranı %1’dir. Sıklıkla menopoz dönemindeki kadınlarda veya aile öyküsünde yumurtalık kanseri olanlarda görülür.Yumurtalık hücrelerinin kontrolsüz çoğalmasıyla oluşan tümörlerdir.Yumurtalık kanserinin tanısının geç konulmasının ve tedavisine geç başlanılmasındaki en önemli sebep, hastalığın başladığı dönemde önemli bir şikayete neden olmamasıdır,ayrıca kadınların rutin muayenelerini yaptırmamalarıdır.. Başlangıçta genellikle hiçbir belirti olmazken, hastalığın ilerleyen aşamalarında iştah kaybı va aşırı kilo kaybı, karın ağrısı, karında şişlik ve buna bağlı nefes darlığı görülebilir. Hastalık erken teşhis edildiği takdirde hayatta kalma oranı yüksektir.
• Polikistik
over sendromu (PCOS): Her 10 kadından birinde görülebilen Polikistik Over
Sendromu (PKOS), genetik kökenli olduğu düşünülen önemli bir yumurtlama problemidir.
Sağlıklı bir kadın vücudunda iki yumurtalık, bir adet döneminde döllenmeye müsait bir olgun yumurta geliştirirken Polikistik Over Sendromlu hastalarının çoğunda döllenme yeteneği kazanamayan yumurtalıklar ultrasonda içerisinde yumurta bulunan birçok kesecik yani birçok kist şeklinde görülür.
• Endometrioma(Çikolata kisti): Rahim içini döşeyen dokunun (endometriyum) rahim dışında büyümesine ‘endometriozis’ denir. Yumurtalıkda yer alan endometriotik odak, zamanla kanaya kanaya ‘Çikolata kisti (endometrioma)’ haline dönüşür..Bu kistlerin yumurtalık kanserine dönüşme riskleri %1’in altındadır.Çevre dokulara yapışarak şiddetli adet sancısı ve cinsel ilişki sırasında ağrı yapabilirler.Gebe kalamamayla (infertilite-kısırlık) birlikte giden bir hastalıktır.
• Hemorajik
(Kanamalı) Kist: Hemorajik kist, çoğunlukla yumurtlama döneminde oluşur ve
herhangi bir müdahale gerekmeksizin kendiliğinden iyileşir. Sıklıkla sorulan
hemorajik kist ne demek sorusu kısaca, mevcut kistin içe doğru kanaması olarak
yanıtlanır. Bu kistler, doğal yollardan gebelik sağlayamayan ve bu yüzden
yumurtalık tedavisi gören kişilerde yaygın olarak görülür. Ayrıca kan
sulandırıcı türde ilaç kullanımı da hemorajik kiste sebep olabilir.
Yumurtalık
Kistleri Nasıl Teşhis Edilir?
Yumurtalık kistleri
sıklıkla rutin bir muayene esnasında karından (abdominal) yada vajinal yolla
yapılan ultrasonografi ile saptanır.
Jinekolojik
muayene ve ultrasonografi ile bu kistlerin iyi veya kötü huylu oldukları
anlaşılabileceği gibi ,bazen muayene ve ultrasonografiye ek olarak Manyetik
Rezonans (MR) görüntüleme gerekebilir ve kan tahlili ile bazı tümör
belirteçlerine bakılabilir.
Yumurtalık
kistleri nasıl tedavi edilir?
Genelde akla
ilk olarak cerrahi işlemi getirse de kistlerin tedavisi her zaman operasyon gerektirmez.
Hatta genellikle basit ilaç tedavileri ile ya da kendiliğinden
kaybolurlar.Yumurtalık kisti tanı ve tedavisi için ÖZEL YALOVA HASTANESİNE başvurabilir ve Op. Dr. Gülcan Akalan’dan randevu alabilirsiniz.
Yumurtalık
kistlerinde tedavi ihtiyacı şu kriterlere göre belirlenir:
-Kistin
büyüklüğü ve ultrason görünümü
-Şikayete
neden olup olmadığı
-Menopozda
olup olmadığınız
1-Takip: Çoğu
yumurtalık kisti birkaç ayda kendiliğinden geriler. Belli aralıklarla ultrason
ile kist takibe alınır. Kist aynı kalabilir, gerileyebilir ve hatta
kaybolabilir.
Yumurtalık
kanseri riski yaşın ilerlemesiyle birlikte ve özellikle menopozda artmaktadır.
Buna rağmen ultrasonografide ince duvarlı, 5 cm ‘den küçük ve Ca-125
düzeylerinin normal olduğu hastalarda
kistler takip edilebilir.
2-İlaçla Tedavi:
Doğum kontrol hapları
3-Cerrahi: Cerrahi gerekebilecek durumlar şunlardır:
-Menopozda
yumurtalık kist
-Gerilemeyen
kistler ve büyüyen kistler
-Ultrasonda
anormal bulguların olması
-Kistin ağrıya
neden olması
Yapılacak
ameliyatın şekli (açık veya kapalı (Laparoskopi) )kistin boyutuna, yaşınıza,
çocuk sahibi olma isteğinize, ailede meme veya yumurtalık kanseri öykünüze göre
belirlenir.
Yumurtalık
kistleri gebe kalmayı zorlaştırır mı?
Genellikle
yumurtalık kistleri gebe kalmayı engellemez ancak özellikle iki durum kadının
doğurganlığını olumsuz yönde etkiler:
• Endometriozis
• Polikistik
over sendromu (PCOS)
ERKEN TANI VE
TEDAVİ İÇİN RUTİN KONTRELLERİNİZİ İHMAL ETMEYİNİZ!!
ENDOMETRİOZİS
VE ENDOMETRİOMA(ÇİKOLATAKİSTLERİ)
Üreme çağında
her 10 kadından 1’inde görülen, rahim içini döşeyen (endometrium) tabakanın
rahim dışı organlarda özellikle
yumurtalıklarda yerleşmesiyle oluşur.Bu hücrelerin yumurtalığı tutması
durumunda gelişen kistlere endometrioma veya çikolata kisti denilmektedir.
Endometriozis en sık %65-70 oranında yumurtalıklarda (overlerde) görülür. Bunun
dışında endometriozisin en sık yerleştiği dokular şunlardır: Fallop tüpleri,
barsak ve rahimin çevresindeki karın zarı dokusudur.Kadındaki üreme
hormonlarına karşı, aynı rahim iç dokusunun verdiği yanıtı verir. Her adet
dönemi geldiğinde, kistin içinde kanama meydana gelir. Bu kanama içerde
birikerek, zaman içinde koyu kıvamda ve kahverengi bir sıvı halini alır. Bu
sıvının erimiş çikolatayı andırması yüzünden, bu kistlere çikolata kisti diye
adlandırılır.
Endometriozisi
olan bazı kadınların hiç şikayeti olmazken, bazılarında ileri derecede ağrı ve
gebe kalamama gibi sorunlar görülebilir. Endometriozis için birçok tedavi
seçeneği vardır. Endometriozis tedavisi, hastanın özelliklerine göre
kişiselleştirilmelidir.
Endometriozisin
(Çikolata Kistinin) Nedenleri
Endometriozisin
hastalığının nedeni kesin olarak bilinmemektedir,ancak oluşma nedenleri arasında en fazla genetik
nedenlerin yer aldığı düşünülmektedir. Bunun dışında birçok teori endometriozis oluşumu için öne
sürülmüştür:
•Her ay
gerçekleşen yönü dışarı olan adet kan akımının, geriye doğru tüplerden geçerek
karın içine yerleşmesi
•Adet
kanamasıyla birlikte vücuttan atılan dokunun bağışıklık sisteminde görülen
sorunlar nedeniyle yok edilememesi
•Endometrial
dokunun diğer organlara lenf ve kan akımı sonucu yayılması şeklindedir.
Bu teorilerin
hiçbiri tek başına endometriozisi açıklamaya yetmez. Muhtemelen birkaç faktör
birarada etkilidir.
Endometriozis
nasıl belirti verir?
En sık
belirtisi; uzun süredir olan karın-kasık ağrısıdır.
• Bu ağrı
özellikle adet dönemi öncesi ve adet sırasında belirginleşir. Ayrıca ağrı
cinsel ilişki sırasında da artar.
• Eğer bağırsak
tutulumu varsa bağırsak hareketleri ile, idrar torbası tutulumu varsa; idrar
yaparken ciddi ağrı olur.
• Hatta bazı
hastalarda; kanlı dışkılama, kanlı idrar yapma bile olabilir.
• Bazı
hastalarda; adet düzensizliği, aşırı adet kanamaları yapabilir.
• Batın içi
yapışıklıklar
• Gebe kalmakta
zorluk
Ancak
hastaların çoğunda endometriozis sinsi seyreder ve hiçbir belirti vermezler.
Endometriozis
tanısı nasıl koyulur?
Detaylı bir
fizik/pelvik muayene yapılır şüpheli olgularda görüntüleme yöntemleri (usg -MR
)sıklıkla tercih edilir. Ancak, bir kişide endometriozis varlığını kesin tanısı
cerrahi bir prosedür olan Laparoskopi ile ameliyat sırasında alınan biyopsinin
patolojik incelemesi ile konur.
Endometriozis
nasıl tedavi edilir?
Tedavi;hastanın
şikayetlerine, hastalığın şiddeti ve evresine, çocuk beklentisi olup olmadığına
göre değişir.Tedavide belirleyici en önemli iki
faktör ağrı ve gebe kalamama durumudur. Endometriozis tedavisinde medikal
tedavi (ilaç kullanımı) ve cerrahi tedavi olmak üzere 2 temel yaklaşım vardır.
(medikal veya cerrahi tedavi)
Medikal
Tedavi:
•Çocuğu
olmayanlarda,
•Özellikle
ağrısı ön planda olanlarda
•Yumurtalık
rezervi çok düşük olanlarda
•Çift taraflı
çikolata kisti olanlarda
•Daha önceden
tekrarlayan operasyon geçirmiş hastalarda ağrı kesiciler, hormonal baskılayıcı
ajanlar (doğum kontrol hapları, progestojen ajanlar, GnRH agonistleri)gibi
medikal ajanlar sıklıkla tercih edilir. Bu ilaçlarla hastalıktan tamamen kurtulmak
mümkün değildir ancak hastalığın ilerlemesini yavaşlatırlar.
Ameliyat
Önerilen Hastalar(Cerrahi Tedavi):
•Tedaviye
dirençli çok şiddetli ağrı ve ilaç tedavisine yanıt alınamaması
•Gebe kalamama
•Malignite
şüphesi varsa(kötü huylu tümör)
Cerrahi
yöntemlerle yapışıklıklar düzeltilir ve anatomik restorasyon yapılır.
Endometriozis
ameliyatlarında hemen hemen daima laparoskopi (kapalı cerrahi) tercih
edilmelidir.
Ameliyatı takip
eden birkaç ay içerisinde hastaların %80-90’ında ağrı şikayetlerinde gerileme
olacaktır.
Ameliyat
sonrası ağrıların ilerde tekrarlaması(%40-80 hastada ameliyattan sonraki 2 sene
içinde) mümkündür. Hastalık ilk ameliyat sırasında ne kadar şiddetli ise;
ağrıların geri gelme olasalığı da o kadar
yüksektir.